Victoria 3 geliştirici günlüklerinde bu hafta barış antlaşmalarına dair bilgiler veriliyor.

Herkese merhabalar, Victoria 3 için kaleme alınmış bir başka geliştirici günlüğüne daha hoş geldiniz. Geçtiğimiz hafta ile birlikte Savaş temalı günlükleri sonlandırdık, şimdi Diplomasi ve Savaşın kesiştiği bir alandan bahsedecek, savaşlarınızı nasıl sonlandıracağınızı ele alacağız. Elbette savaşa yönelik sizlere bahsedeceğimiz daha çok şey var fakat gelin bugün size barıştan bahsedelim.

Diyelim ki bir süredir dikkatinizi çeken Hollanda kolonisini elde etmek adına bir Diplomatik Oyun başlattınız, işlerin kolay gideceğini zannederken bir anda Fransa karşınızda yer aldı ve kendinizi hiç beklemediğiniz, büyük bedelleri olan bir savaşın içinde buldunuz. Ne yapacaksınız?

Victoria 3’te barış yapmanın iki yolu var: Silah Bıraktırmak ve Müzakere Yapmak. Bunları ele almadan evvel, sizlere her ikisi için de önem taşıyan bir mekanikten bahsetmemiz gerek: Savaş Desteği.

Savaş Desteği, ülkenizin spesifik bir savaşta savaşmaya devam etmeye yönelik siyasi iradesini temsil ediyor ve -100 ila +100 arasında değişiklik gösteriyor. Her ülke savaşa yüksek bir Savaş Desteğiyle başlıyor (şu anda hep 100 fakat ülkenizin siyasi birliğine göre değişebilir olmasını değerlendiriyoruz.), bu Savaş Desteği çeşitli sebeplerle zaman içerisinde düşüyor:

• Topraklarınızın düşman işgali altına girmesi,
• Nüfusların muharebe ve yıpranma sebebiyle hayatını kaybetmeleri veya yaralanmaları.
• Ülkenizdeki iç kargaşalar, örneğin savaş sebebiyle ekonomizin kötüye gitmesi.
• Düşmanın Savaş Hedeflerine sahip olması.

Siyam bu savaşta oldukça kötü bir durumda, her hafta 11 Savaş Desteği kaybediyor. Bir an önce bir şeyleri değiştiremezlerse, yakın bir zamanda silah bırakacaklar. Daha önceki savaş odaklı günlüklerde olduğu gibi, gördüğünüz rakamlar, arayüzler, bilgi metinleri hala çalışma aşamasındadır ve ileride değişebilir.

Savaş Desteği -100’e vurduğunda ülke silah bırakır. Silah bırakan ülke tüm Savaş Hedeflerini kaybeder ve hala elinde olan, bastırılmamış Savaş Hedeflerini bırakır. Savaşa dahil olan ülkeler, istedikleri zaman silah bırakabilirler. Bazılarının savaş çıkar çıkmaz silah bıraktığını bile görebilirsiniz. Bu durumda yukarıdaki şartların yanı sıra, ülkenin beklenenden daha erken bir şekilde silah bırakmasının çeşitli diplomatik sonuçları olabilir. Savaş Liderleri de silah bırakabilirler ancak bu durum savaşın sona ermesine sebep olmaz zira savaştan ayrıldıklarında sadece kendilerinin ve onlara bağlı devletlerin kontrolündeki Savaş Hedeflerini bırakmış olurlar ve savaş yeni bir Savaş Liderinin seçilmesiyle devam eder. Silah bırakmanın savaşın sona ermesine sebep olacağı yegane senaryo, üzerinde savaşılacak bir Savaş Hedefi kalmaması şeklinde olabilir.

Buna karşın, uzaktaki bir ülkeyi hedef alıp Savaş Desteğinin azalmasını bekleyerek bu toprakları elde etme şansınız yok. Bunun sebebi, üzerinde Savaş Hedefi olan ülkelerin, bir hedef düşman kontrolünde değilse ve bu esnada ülke kendi başkentini kontrol ediyorsa, Savaş Desteğinin 0’ın altına düşememesidir. Diyelim ki Brezilya ile oynuyorsunuz, Hollanda’ya saldırdınız ve Curacao ile Guyana’yı istediniz. Guyana’yı kolaylıkla aldınız fakat donanmanız zayıf olduğu için Curacao veya Amsterdam’a çıkamıyorsunuz. Bu durum Curacao’daki Savaş Hedefinden vazgeçmeden Hollanda’ya silah bıraktıramayacağınız anlamına geliyor.

Savaşta istediğiniz zaman silah bırakabilirsiniz, dilerseniz savaş başlar başlamaz, ülkedeki Savaş Desteği en yüksek noktadayken de bunu yapabilirsiniz fakat bu genellikle mantıklı bir hareket olmaz.

Peki müzakere nasıl oluyor? Müzakereler silah bıraktırmaktan biraz daha komplike ve savaşın parçası olan tüm ülkeleri alakadar ediyor. Barış yaparken savaşta olduğunuz ülkeler 3 kategoriye ayrılıyorlar:

1. Savaş Liderleri:Bunlar her iki taraftaki ana devletler. Savaş Liderleri barış teklifi önerebilir, bir teklif önerilmişse tüm Savaş Liderleri tarafından onaylanması gerekir.
2. Müzakereciler:Bunlar bir başka ülke üzerinde veya kendi üzerlerinde Savaş Hedefine sahip olan fakat Savaş Lideri olmayan devletlerdir. Müzakerecilerin hem düşman tarafından hem de kendi taraflarından verilen teklifleri onaylaması gerekir.
3. Müzakere Dışı Ülkeler: Yukarıdaki iki kategoriden birinde bulunmayan devletler bu kategoriye girerler. Barış Müzakerelerinde onların sözü alınmaz. Örneğin Bağlı Devletler müzakere dışıdır zira ana devlet onların adına da müzakere yapar.

Barış müzakeresinin gerçekleşmesi için her iki taraftan bir Savaş Liderinin, bastırılmış Savaş Hedefleri doğrultusunda bir teklifte bulunması gerekir. Diğer Grand Strategy oyunlarımızdan farklı olarak, antlaşmalar bir tarafın taleplerinden ibaret değildir. Savaş Lideri her iki tarafın da bir şeyler kazanıp bir şeyler kaybettiği bir antlaşma önerebilir. Savaş Lideri teklifi hazırladıktan sonra savaştaki her iki tarafın da onayına sunulur.

Britanya’ya karşı başlatılan bu isyan, Avrupalı Büyük Güçlerin dahil olduğu büyük bir savaşa dönüştü. Savaş Desteği oldukça yüksek olsa da, işlerin kızışması durumunda her iki taraf da bu savaştan çekilmek isteyebilir.

Teklifin gerçekleşmesi için sadece düşmanın değil, kendi tarafınızın da onayı gerekiyor ve buna sizin tarafınızda yer alan Müzakereciler de dahil. Örneğin Hollanda’dan istediğiniz her şeyi aldığınız fakat müttefikiniz Prusya’nın işine gelmeyen bir teklif oluşturduğunuzda, Hollanda buna sıcak baksa da sizin tarafınızda yer alan Prusya hayır diyecektir. Adil davranmanız ve çeşitli fedakarlıklarda bulunmanız durumunda tekliflerinize çok daha sıcak bakıldığını görebilirsiniz.

Savaş Desteği yapay zekanın kabul ettiği anlaşmalarda da büyük rol oynuyor, yapay zeka sadece kendi Savaş Desteğini değil, aynı zamanda rakibin Savaş Desteğini de gözönünde bulunduruyor. Savaş Desteği negatife düşmüş olsa bile, karşıdaki ülkenin silah bırakmaya yakın olduğunu görüp bu doğrultuda hareket edebiliyor.

Bugünlük bizden bu kadar, bu zamana kadar günlüklerde Ekonomi, Siyaset, Diplomasi ve Savaştan bahsettik. Önümüzdeki hafta bunların hepsini ilgilendiren bir mekanikten bahsedeceğiz: Teknoloji.