Knights of Honor II: Sovereign geliştirici günlüklerinde bu hafta savaş ve ittifak mekaniklerinden bahsediliyor.
Herkese merhabalar, Knights of Honor II: Sovereign için kaleme alınan 12. geliştirici günlüğünde sizlere belki de oyunun en önemli mekaniğinden, diplomasiden bahsedeceğiz. Çok geniş bir alan olduğu için, parça parça ele alacağız. Bu yazıdaki konumuz Savaşlar ve İttifaklar. “İsviçre tarafsızlığı”nı benimsemiş olsanız bile, er ya da geç bir başka ülke tarafından saldırıya uğrayacak veya kendinizi çatışmaların merkezinde bulacaksınız. Bu çatışmalarda savaş sanatı zafere giden yoldaki en yaygın rehberiniz olacak. Bulgaristan’da dediğimiz gibi, “kurunun yanında yaş da yanar”.
İlk oyuna nazaran geliştirmek istediğimiz mekaniklerin başında savaşlar, özellikle iki veya daha fazla krallığın yer aldığı, ittifakların çarpıştığı savaşlar geliyordu. Orijinal oyunda ittifaklar mevcuttu, bu oyunda da aynı mekanikten ilerledik ancak doğal olarak ilk oyunun karşılaştığı bazı problemlerle karşılaştık. İttifaklar pratikte tamamen kalıcıydı, bu da daha önceleri ittifak olduğunuz bir krallığa saldırmayı cezalandırıcı hale getiriyordu. Çoğu zaman ittifaklar oyuncuya sıkıcı geliyor, oyuncuyu istemedikleri savaşlara çekiyordu.
İlk olarak ittifakları tek bir jenerasyona bağlı hale getirmek istedik, antlaşmayı imzalayan krallardan biri öldüğünde ittifak da sona eriyordu (tarihsel ittifaklar ve metinlerden yola çıkarak). Bu birçok örnekte güzel sonuç verse de, bazı örneklerde hiç de iyi sonuç vermedi. Kimi zaman ittifaklar hayal kırıklığı derecesinde kısa sürüyordu, kimi zaman ise hükümdarlar ölmek bilmediği için fazla uzun sürüyordu. Aynı şekilde, istenmedik savaşlara çağrılma problemi mevcuttu. Biz geliştiriciler dahi oyunu oynarken “aman şimdi savaşa çağırırlar” diye ittifak olmaktan kaçınıyorduk. Bu durum neticesinde KoH2:S’de önemli bir değişiklik yaptık. İttifaklar artık sadece savaş boyunca geçerli oluyorlar.
Şimdi, millet hayal kırıklığına kapılmadan evvel durumu izah edelim. Oyunda hala “barış zamanı” paktları mevcut – savunma paktları, istila planları, kraliyet evlilikleri, vasal-hükümdar ilişkileri ve diğerleri. Ancak şimdilik savaş ittifaklarından (yani “ittifaklardan”) bahsedeceğiz. Daha önce saydıklarımızın hiçbiri ittifak edinmenizi garanti etmiyor, ancak bu olasılığı bir hayli yükseltiyor.
Tarihte savaşlar çok nadiren 1v1 şeklinde yaşanıyordu, 1213 ila 1214 yılları arasında Fransızların Anjevin İmparatorluğu’nu yenilgiye uğrattı Anglo-Frenk savaşında Fransızlar Kutsal Roma, Flanders ve Boulogne ile müttefikti. Bulgar Hanı Tervel, Arap İstilasına karşı Bizans’ın yanında olmuştu. Bu ittifak İber yarımadasının düştüğü dönemde belki de Müslümanların Avrupa’nın içlerine ilerleyişini engelleyen faktör oldu.
KoH2:S’de her savaş iki taraftan, iki ittifaktan oluşuyor. Her ittifakın bir lideri ve destekçileri var. Destekçiler dilerlerse savaşa en başından dahil olabiliyorlar (paktlara göre) dilerlerse savaşa sonradan katılabiliyorlar. Oyuncular “savaşta destek ver” seçili güçlü dostlara sahip olmak isteyecektir, bu durum daha önce sahip olunan paktlarla beraber ittifakların çok etkili bir araç haline gelmesini sağlayabilir. Krallıklar diledikleri takdirde ittifaklardan ayrılabilecekler, ancak tahmin edeceğiniz üzere diğer ittifak üyeleriyle olan ilişkileri bir hayli zedelenecek, saygınlıkları ve otoriteleri azalacak. Kısacası, bir ittifaktan çıkmak o kadar da kolay alınacak bir karar değil.
Peki ya bir savaşı nasıl sonlandıracaksınız? İki taraf da ittifaklardan, dolayısıyla çok sayıda krallıktan oluşacağı için, bu durum savaşların daha uzun süreceği anlamına mı gelecek? Elbette düşmanlarınızı yenerek barış imzalayabiliyorsunuz, ancak güçlü krallıklara karşı daha erkenden barış müzakereleri başlatabilirsiniz. Savaş sadece savaş liderleri arasındaki müzakereler aracılığıyla sona erdirilebiliyor. Savaş liderinin kabul etmesi durumunda ittifaktaki diğer ülkeler de savaş dışı kalmış oluyor.
Savaş esnasında destekçiler karşı savaş lideriyle müzakere edebilecekler, bu müzakerelerin başarıya ulaşması durumunda savaştan çıkmış olacaklar. Bu durum da eski müttefiklerin hayal kırıklığına uğramasına sebep olacak ancak eski düşmanlarınızın, “eski” düşmanlarınız olmasını sağlayacağı için çok da kötü bir şey değil. Destekçiler aralarında müzakere yapamıyorlar. Öte yandan savaş dahilindeki tüm krallıklar düşman ittifaktaki her krallığa karşı bir “tavır” sahibi oluyor.
Savaşlara enteresan bir mekanik daha ekleme niyetindeyiz: taraf değiştirmek. Bu eylem tarihte de olduğu üzere fazlasıyla dramatik bir eylem olacak. Güzel hikayelere vesile olacağı kesin olsa da, oyuncular için fazla cezalandırıcı olup olmayacağı konusunda kararsızlık içerisindeyiz. Brutus’un hançerini sırtta hissetmek hiçbir zaman güzel bir duygu değildir.
Peki siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Tamamen “Game of Thrones”a mı bağlayalım, yoksa daha onurlu ve tahmin edilebilir bir diplomasi mekaniğine mi sahip olalım? İttifak konseptini nasıl değerlendiriyorsunuz? Krallıklar arasında uzun süren müttefiklikler daha mı iyi? Düşüncelerinizi bekliyoruz.
Önümüzdeki yazıda diplomasiden bahsetmeye devam edeceğiz, görüşmek üzere.