Birçok farklı strateji serisinin yapımcısı Paradox, Crusader Kings ve Europa Universalis serilerinin elde ettiği önemli başarıların ardından ilerlemeye devam ediyor. Sektördeki birçok firma kendi alanını bu derece domine eden oyunlar ürettiğinde rahata kavuşup keyfine bakmayı tercih etse de Paradox sürekli bir şekilde domine edebileceği farklı alanlar arıyor. Sadece oyun geliştirme kısmında değil, aynı zamanda yayımcılıkta da başarılarını Magicka, Cities : Skylines ve Pillars of Eternity gibi oyunlarla kanıtladılar.
Bu çalışmalarının karşılığında oyunlrına sıpsıkı bağlı bir oyuncu kitlesi elde eden Paradox çalışanları, kendi yaptıkları oyunları kendilerinin de binlerce saat oynamasıyla diğer şirketlerden ayrılıyor.
Şimdilerde firma en eski oyun serilerinden birine yeni bir oyun getirmek üzere çalışıyor. İkinci Dünya Savaşını konu alan Hearts of Iron 4, Paradox’un Oyun Geliştirme Departmanının Asbaşkanı olan Johan Andersson’un kendi tabiriyle ” bu zamana kadar yapılmış en büyük 2. Dünya Savaşı oyunu “.
Johan Andersson aynı zamanda 2002 senesinde çıkan Hearts of Iron oyununda programlama şefi olarak görev almıştı. Hearts of Iron 3’te dizayn kısmında bulunan Johan Andersson’un seri ile olan yakınlığı yadsınamaz bir biçimde.
Johan Andersson sürekli olarak strateji oyunlarıyla içli dışlı olan birisi. Stratejiye olan meraklılığı onu oyun sektörüne iten yegane sebeplerden bir tanesi. 1998 yılında ileride Paradox Interactive halini alacak olan firmaya iş başvurusu yaptığında yapılan iş görüşmelerinde konu masa oyunlarıydı.
” İş görüşmesinin bitmesiyle birlikte karşımdaki yöneticinin bana sorduğu soru şuydu, ‘Pekala görüşmeyi şuan bitirdik, arkadaşlarla ofiste Axis & Allies oynayacağız gelmek ister misin? ” Oyunun yarısında Britanya ile hava saldırılarını yönetip Normandia’ya çıkartma yapacağı sırada yönetici ona dönüp işi aldığını söylemiş.
Bu olayın üzerinden 18 sene geçti ve Johan Andersson bu zamana kadar yapılmış en kaliteli 2. Dünya Savaşı oyunu olan Hearts of Iron IV tablosuna son fırça darbelerini uyguluyor.
” Bu zamana kadar yapılmış oyunlar arasında Hearts of Iron IV’nin bulunduğu seviyede başka herhangi bir oyun mevcut değil ” diye belirten Johan Andersson, ” Daha önce çok sert oyunlar da yapılmıştı örneğin War in the Pacific veya War in The West, ancak bu oyunlar tek bir senaryoya odaklanıyorlardı ve tüm dünyayı kapsamıyorlardı”
Hearts of Iron 4’ü diğerlerinden ayıran unsur, sadece savaşın önemli ülkeleri olan Almanya, Fransa, Sovyetler Birliği ile değil, daha orta seviye ve küçük seviye ile oynarken de büyük işler başarmanızın tamamen olasılık dahilinde olması.
“BU ZAMANA KADAR BU SEVİYEDE BİR STRATEJİ OYUNU YAPILMADI”
Oyun tamamlandığında oyuncu 1936 tarihinden başlamak üzere dünyadaki istediği ülkeyi seçebilecek ve oyun başladığı andan itibaren oyunun saati 1948 yılına kadar ilerlemeye başlayacak.
Alternatif tarihler yaratma olasılığı özellikle multiplayer oyunlarda devasa seviyede.
“Şuana kadar oynadığım oyunlarda Berlin/Moskova Mihveri ve dünyanın geri kalanının bu birliğe karşı savaşmasını izledim.” diyen Johan Andersson, ” Amerika Birleşik Devletlerinin Mihvere katıldığını gördüm, Britanya ile Japonya’nın müttefik olduğu oyunlar oynadım. Oyunlarda bu tür farklı şeyler gerçekleşebiliyor ve oyunu esasında tahmin edilemez kılan şey bu farklılıklarda yatıyor. Özellikle karşınızda gerçek bir oyuncu olduğunda o oyuncunun yapabilecekleri, verebileceği kararlar oyunu muazzam seviyede eğlenceli hale getiriyor.”
2014’te ilk trailer çıktığında Paradox, serinin takipçilerine oyunu gelecek sene beklemelerini söylemişti. Şimdi 2015’i geçtik ve Hearts of Iron IV hala çıkmadı, bunun sebepleri neler?
“Aradaki süre zarfında bizzat kontrolü ele aldım ve oyunu değiştirmeye başladım” diyen Johan Andersson, ” Oyunu yüksek kalite Paradox oyunu yapmak için hala çaba sarfediyoruz” diye de ekledi.
Andersson, oyunun 2015 senesindeki halinin istedikleri standartlarda olmadığını açıksözlülükle ifade etti. Bu sebeple kadroya dahil olduğunu belirten Andersson, Polygon’a yaptığı açıklamada oyunun 2016 senesinin sonlarına doğru çıkacağını söyledi.
“Geçtiğimiz yıllar boyunca benim şirketteki konumum sürekli değişiklilik gösterdi” diyen Johan Andersson, “Bütün iç geliştirmeyi ben üstlenmiştim, bütün stüdyolarımız vs. benim kontrolümdeydi ve geçtiğimiz ilkbahar ayı bu olaya bir dur diyip ‘Hayır, ben yönetici olmak istemiyorum’ dedim.”
“Şu günlerde ünvanımda asbaşkan yazıyor ancak öyle insanlar gelip bana belli aralıklarla rapor sunmuyorlar, sadece oyun ekiplerinin proje şefleri ile konuşuyorum, şirket içerisinde ne istiyorsam onu yapıyorum ve tek amacım şirketin oyunlarının muhteşem olması”
Andersson Hearts of Iron IV ekibine katılmasıyla birlikte ilk iş olarak oyuna pek de uyum sağlamayan mekanikleri oyundan çıkarttığını belirtti. Bu mekaniklerin daha çok ” bizim 6-8 sene önce yaptığımız oyunlardaki mekanikler gibi ” olduğunu söyleyen Johan, onların yerine ulusal odak adı verdikleri yeni bir sistem getirdiklerini ve bu yenisistemde oyuncunun teknolojik ve politik ilerleyişinin çok daha basit ve kullanışlı bir şekilde yönetilebildiğini ifade etti.
“70 günde bir ulusal odak seçebiliyorsunuz ve seçim yapabileceğiniz şeyler muazzam bir genişliğe sahipler, örneğin Amerika Birleşik Devletleri ile oynarken başlangıç için 5 farklı ulusal odak seçeneğine sahipsiniz. İsterseniz savaşa hazırlanabilirsiniz, savaşa hazırlanmanız diğer büyük güçlerle savaşa girmeniz durumunda size avantaj sağlar. İsterseniz endüstriye odaklanabilirsiniz, bu da isminden de anlayabileceğiniz gibi daha güçlü bir endüstriye sahip olmanızı ve daha ileri araştırmaları yapabilmenizi sağlar. İsterseniz savaş propagandasına yoğunlaşabilirsiniz, Manhattan Projesi veya Monroe Doktrinlerinden birini seçebilirsiniz.”
Bu ulusal odak ağaçlrını tamamlamak bir hayli uzun süre aldı diyen Johan Andersson, bu mekanik ile birlikte oyunun arayüzünde değişikliklerde bulunduk ve bu yaptığımız değişikliklerde Crusader Kings 2 ve Europa Universalis 4’ten edindiğimiz deneyimleri kullandık diye belirtti.
Oyun içerisinde her şeyin şeffaf ve anlaşılabilir olacağını söyleyen Johan Andersson, ” oyun içerisinde sürekli bir yerlere tıklamanız gerekmeyecek, Arayüze eminim ki oyuncular kısa bir alışma evresi sonrası adapte olabilecek ve ne kadar rahat olduğunu kendileri de söyleyecek” diye ekledi.
Hearts of Iron IV’de bulunan eşsiz mekaniklerden bir tanesi de savaş planlaması. Bu savaş planlarında en küçük seviye birimin bile ne yaptığına bakabileceksiniz, “İlk olarak herhangi bir mevziye atanmamış çok sayıda birim seçmeniz gerek, ardından onları bir cepheye atayabilirsiniz, bu cephede onları yönetmesi için general veya mareşal ataması yapabilirsiniz. Sınırda hattınızı belirledikten sonra adım adım ofansif hatlar çekmeye başlayabilirsiniz ve ordularınız sadece o hatta kadar ilerlemeye çalışacaklar ve aksi emredilmedikçe o hattın ötesine geçmeyecekler”
“Daha küçük çaptaki birimleri ayrı bir şekilde seçebilir ve oklarla farklı yerlere saldırmaları için görevlendirebilirsiniz, bu görevlendirmeyi yaptıktan sonra askerleriniz ok ile gösterdiğiniz yere ulaşmaya çalışacak.”
“Oyunda sahip olduğunuz askeri doktrinlere göre daha hızlı planlama yapabilirsiniz, eğer manuel mikro yaparsanız bu planlama bonusunu elde edemezsiniz. Ancak oyunun içerisindeki planlama mekaniğini doğru kullanırsanız elde edebileceğiniz çok büyük bonuslar mevcut”
Ancak oyuncular şunu da aklında tutmalıki her planın başarıya ulaşacağının garantisi yok. Bu sebeple oyuncu ordusu cephede ilerlerken dikkatlice ilerlemesini veya ilerleyememesini izlemeli ve buna göre gerekli adımları atmalı.
Johan Andersson için oyunun son aşamalara geldiğini gösteren en önemli şey oyunun onu şaşırtmaya başladığı an. Şaşırtma derken yapayzeka kontrolündeki Almanya’nın Amerika Birleşik Devletleriyle iyi geçinmesinden bahsetmiyoruz, yapayzekanın kendisini geliştirerek oyun içerisinde oyuncuya hiç beklenmeyecek zorluklar çıkartmasından bahsediyoruz.
“Japonya ile oynuyordum ve Çin ile olan savaşımı kazanıyordum, roket silahları olan Katyushaları genel olarak kullanmayı seviyorum, onları zırhlı birliklerimin yanında kullandım ancak sıkıntı şu ki bu roket silahları acayip erzak tüketmeye başladılar. Gobi çölüne düzenlediğim saldırıda hiç beklemediğim bir erzak faciası yaşandı ve hiç yoktan yere düzinelerce birliğimi orada kaybettim. Bu esnada Pasifikte 4 deniz birliğim Pearl Harbor’a çıkartma yapmaya ve 20 farklı Japon tümeni Filipinlere çıkartma yapmaya hazır bir şekilde bekliyordu. “
Ancak dikkatini Gobi çölünden Pasifiğe verdiği gibi tam da bir çok cepheyi kapsayan büyük bir savaş başlatacakken bir anda denizdeki üstünlüğünü kaybedecek duruma geldi. Çölde kaybettiği demir ve diğer erzaklar olmaksızın taşıma gemilerini korumasının imkanı yoktu. İyi bir oyun ortaya çıkartmak için oyun mekaniklerinin sadece Japonya ve Rusya gibi büyük ülkelere elverişli olmasını değil, aynı zamanda Lüksemburg gibi küçük ülkeler için de uygun sonuçlar vermesi gerektiğini belirten Johan Andersson, ” Sanıyorum bu bizim İsveçli olmamızla ilgili bir şey, 30 Yıl Savaşları hariç dünya tarihinde çok önemli bir yer görmüş değiliz ve oyunlarımızda kendi ülkemizle oynamayı seviyoruz, dolayısıyla oyunlarımızda orta seviye ve küçük seviye ülkelere de özen göstermeye çalışıyoruz. Bence Amerikalı, İngiliz veya Rus bir geliştirici oyuna bu şekilde yaklaşamıyor çünkü ülkeleri 2. Dünya Savaşında önemli bir pozisyona sahip ve diğer ülkeler onlar için o kadar da önemli değil”.
Hearts of Iron 4’ün de tıpkı diğer Paradox oyunları gibi defalarca, tekrar tekrar oynanabilir olması isteniyor. ” Bu oyun insanlara hayat içerisinde diğer şeylerden tamamen arınmış bir cevap olmadığını öğretiyor, üretiminiz kaynaklarınıza bağlı. Savaşlar lojistiğe bağlı. Politika diplomasinize bağlı ve diplomasiniz savaşa bağlı. Hayattaki her şey birbirine bağlı ve zannediyorum bu insanların oyundan öğrenebileceği en önemli şey. “