Hearts of Iron IV geliştirici günlüklerinde bu hafta yeni direniş ve itaat mekaniklerine dair bilgiler veriliyor.
Selamlar, henüz duyurmadığımız eklenti ve 1.8 “Husky” yaması için kaleme alınmış ikinci geliştirici günlüğüne hoş geldiniz. Bu günlükte işgal edilmiş bölgelerin çalışma şeklinde yaptığımız bazı değişiklikleri tanıtacağız. Bu değişikliklerin en önemli kısmını mevcut direniş sistemindeki “Direniş ve İtaat” adını verdiğimiz farklar oluşturuyor. Bu değişiklikler oyun içerisinde kartopu etkisini hafifletip (selam Almanya) savaşın erken döneminde bazı bölgelerin özellikle hedef alınması gibi hareketleri ortadan kaldırıp, şüphesiz ki dünya fetihlerinin artık biraz daha geç tarihlerde yapılabilmesini sağlayacak.
Eski direniş sistemi oldukça basitti. Her işgal edilen eyaletin bir baskı ihtiyacı vardı. Eğer bu baskıyı orada kurabilirseniz herhangi bir direnişle karşılaşmıyordunuz. Eğer yeterli baskıyı kuramıyorsanız gittikçe artan bir biçimde fabrikalarınızın sabote edilmesinden, altyapıya zarar verilmesine kadar çeşitli direniş unsurlarıyla karşılaşıyordunuz. Oyunun bu kısmını daha ilginç hale getirmek ve oyundaki kartopu etkisiyle mücadele etmek adına bazı değişiklikler yaptık.
İlk olarak direnişin büyümesi bölgede yeterli sayıda garnizon tutularak engellenemiyor. Direniş artık kendi içerisinde bir hedef sistemine sahip ve bu hedefe ulaşmak adına artıp azalabiliyor. Bu hedef eyaletin gelişmişliğine, core sahibinin hala haritada mevcut olup olmamasına vb. faktörlere bağlı olarak belirleniyor. Direniş aktiviteleri bölgedeki direniş seviyesine göre belirleniyor fakat garnizonlar burada sabotajları vesaire eylemleri engellemeye yönelik bir unsur olarak yer alıyorlar. Eğer garnizon yeterli sayıdaysa sabotaj denemelerinin büyük bir kısmını engellemeyi başaracak, tabii bu esnada insangücü ve ekipman kaybetmenize sebep olacak. Yeterli garnizona sahip değilseniz bölgedeki direnişin hedef değeri daha yüksek demektir, bu da eyalette daha fazla direniş aktivitesi olması demek.
İtaat ise birçok yönden direnişin zıttı, yerel halkın işgalci güçlerle iş birliği yapmaya ne kadar istekli olduğunu ifade ediyor. İtaat oranı ilk başta 0 olup, zaman içerisinde artış gösteriyor. Bu artış genellikle yavaş olmakla birlikte, çeşitli faktörler bu noktada hızlandırıcı etkiye sahip olabilir. İtaat seviyesi arttıkça yerel direniş seviyesini azaltıyor ve bölgeden daha fazla kaynak, fabrika ve insangücü elde etmenizi sağlıyor.
Direniş ve itaat mekanikleri aynı zamanda aktifleştirilebilen birtakım etkilere sahipler. Direniş seviyesi %25’e ulaştıktan sonra garnizon etkisini daha sık bir biçimde aşabilir hale gelecek. %25 itaat oranına sahip olmanız ise mevcut direniş seviyesini bastırabilmek için gereken garnizon sayısının azalmasını sağlayacak.
Yüksek seviyede direnişe sahip olmak iki farklı ayaklanma seviyesini açıyor. Bunların ilki eyalete verilen pasif bir eksi değer, bu değer yıpranmayı arttırıyor, birimlerin hareket hızını yavaşlatıyor, bölgedeki birliklerin organizasyon kazanımını yavaşlatıyor. İkinci seviye ise bir iç savaşı andıran tam teşkilatlı bir ayaklanma. Ayaklanan eyaletlerde düşük kalite çeşitli birlikler bulunuyor ve eğer haritada halihazırda mevcutsa eski sahiplerine katılıyorlar, eğer mevcut değilse o ülkeyi kuruyorlar. Bunların ikisinin de yaşanma ihtimali oldukça düşük ve yerel direnişin dış kaynaklar tarafından desteklenmesini gerektiriyor.
Bu yeni sistemlerle uyumlu bir biçimde işgal edilmiş sistemlerin işleyişinde de bazı değişikliklerde bulunduk. Koloni eyaleti sistemi kaldırıldı ve bir ülkenin core sahibi olduğu, ancak direkt yönetimine sahip olmadığı eyaletler artık işgal altında sayılıyor. İşgal edilmiş eyaletler artık işgalci tarafa daha az katkı sağlıyor, eyaletteki fabrikalara ve kaynaklara erişimin eskisine oranla çok daha az olduğunu farkedeceksiniz. Ancak işgalci taraf eyaletteki itaat seviyesini arttırmaya çalışıp işgal yasalarında değişiklikler yaparak bu bölgelerden daha iyi yararlanabilir.
Yeni direniş ve itaat sistemleriyle birlikte işgal yasalarında da oyuncuya daha fazla seçenek sunmaya yönelik değişikliklerimiz söz konusu. Eski işgal yasaları PP harcayıp bölgedeki baskı seviyesini yükseltmekten ibaretti. Eğer karşılayabiliyorsanız daha sert işgal yasasına sahip olmak her zaman daha kârlıydı. Bu mekanik arayüz itibariyle birkaç menü atlamanızı gerektirdiği için oyuncuların çok fazla etkileşim kurduğu mekaniklerden biri de değildi.
Yeni işgal yasaları oyuncuya kısa ve uzun vadedeki hedefler doğrultusunda oyuncuya bir tercih imkanı sunuyor. Yeni yasaların 3 ana teması var: itaat yükseltmek, direniş azaltmak, fabrikalardan/kaynaklardan yararlanabilmek. İtaat yükseltmek uzun vadeli bir yaklaşım, direnişi azaltmak ve fabrikalardan/kaynaklardan yararlanmak ise kısa vadeli bir yaklaşım. Bu yasalar karşılığında zıttı olan noktalarda ters etkilere sahipler, örneğin işgal yasası olarak direnişi azaltmaya yönelik sert bir yaklaşım tercih ederseniz, işgal ettiğiniz eyaletlerdeki itaat seviyesinin hızlı bir biçimde artmasını beklemeyin. Aynı şekilde itaat seviyesini yükseltmek için benimseyeceğiniz daha anlayışlı yaklaşım, bölgeden çok daha az yararlanmanıza ve daha aktif direniş eylemleriyle karşılaşmanızla sonuçlanacaktır. 3 büyük ideolojinin her biri kendisine has özel işgal yasalarına sahip, bunlar ideolojiler için uyumlu olmakla birlikte oyunculara bazı özel tercihler sunuyor.
Bu haftalık bizden bu kadar. Önümüzdeki hafta Fransa’da neler olup bittiğine dair bir günlük yazacağız. Takipte kalın!
