Crusader Kings II geliştirici günlüklerinde bu hafta rageair Tibet bölgesinde yapılan yeni değişiklikleri tanıtıyor.
Herkese merhabalar.
Daha önce Tibet ile ilgili bir başka geliştirici günlüğü yazmış, bu geliştirici günlüğünde bu coğrafyadaki yeni bölgelerden, kültürlerden ve dinlerden bahsetmiştik. Bu günlüğün üzerinden oldukça zaman geçti ve bu süre zarfında bu bölgede yeni geliştirmelerde bulunduk. Bu bölgenin oynanış açısından ilginç ve eğlenceli olması için elimizden geleni yapıyoruz ve bunu sağlamak için bölgedeki ünvanların sınırlarını geliştirip oyuna bazı ilgi çekici yeni kültürler ekledik.
Bu coğrafyadaki bölge sayısı arttırıldı, artık Tibet’teki bölgeler büyüklük olarak İran veya Maveraünnehir bölgesiyle aynı seviyede. Bu değişiklik hem bu bölgede daha ilgi çekici tarihsel sınırların oluşabilmesini sağladı hem de bölgedeki oynanışı geliştirdi, öyle ki eskiden bölgeler fazla büyük olduğu için orduların bir bölgeden diğerine gitmesi aylar sürebiliyordu.
Bu kadar çok yeni bölge görünce oyunun performansının negatif etkileneceğini düşünenler olabilir, optimizasyon hususunda ciddi bir çaba harcadık ve yaptığımız testler oyunun şu anda performans olarak en iyi halinde olduğunu gösteriyor.
En erken başlangıç tarihlerimizde (769 ve 867) batı ve kuzey Tibet’te Zhangzhung ve Sumpa antik kültürlerinin izlerini görebileceksiniz. Bu kültürdeki topraklar Tibetliler tarafından ele geçirilmiş olsalar da, bu iki kültür de Çin kayıtlarında “kadınlar tarafından yönetilen” bir halk olarak biliniyor ve oyundaki Bask kültürü gibi Absolute Cognatic veraset yasasına erişebiliyor.
Eklenen yeni bölgelerle birlikte bölgenin de jure krallıklar haritasında da sınır değişiklikleri yapıldı. Artık bölgede Kham, Ü-Tsang, Guge ve Nepal’in yanı sıra Xia ünvanı da bulunuyor. Bu da Xia’nın bölgede tarihsel olarak daha etkili olmasını sağlıyor. Tüm bu ünvanların farklı kültürlerde farklı isimlendirmelere sahip olduğunu unutmayın, dolayısıyla orada kurulan krallık Tangut kültüründeki bir karakter tarafından yönetilmiyorsa Xia isminde olmayacak.
Tibet, yeni Tarim Basin ve geliştirilmiş İran topraklarının haritanın doğu parçasındaki oynanışı geliştirmesini umuyoruz, nihai amacımız Orta Asya ve Hindistan’ın “kendilerine has” coğrafyalar olarak görülmesinden ziyade dinamik olarak tüm dünyanın bir parçası olarak görülmesi.