At the Gates geliştirici günlüklerinin ilkinde oyunun harita yapısı tanıtılıyor.
23 Ocak’ta çıkacak olan At the Gates’ten haftalık olarak paylaşacağımız geliştirici günlüklerinin ilkine hoş geldiniz. Sizler için her Pazar akşamı ayrı bir konuda geliştirici günlükleri kaleme alacağız, bu günlüklerin ilkinin konusu oyunun haritası.
Harita Oluşturma
Harita tüm strateji oyunlarının, özellikle 4X türündeki strateji oyunlarının en önemli kısmı. At the Gates’in harita oluşturma mekanikleri üzerinde 18 ay çalıştık ve ortaya çıkardığımız işten gurur duyuyoruz.
Harita oluşturma mekaniğindeki önceliğimiz gerçekçi haritaların oluşmasını sağlamaktı, bu yönden tamamiyle kusursuz oldukları söylenemez – oynanışsal sebeplerden bazı alanlarda tavizler vermiş olabiliriz ancak nihai amacımız haritanın “doğal” hissettirmesiydi, nehirlerin yüksek arazilerden aşağıya dökülmesi, ormanlık araziler, sıradağlar ve daha birçok şeyle bunu başarmış durumdayız.
Bunu sağlamak için haritada ilk olarak 6 ila 10 arasında değişen “yüksek araziler” oluşturuluyor, bu yüksek araziler sıradağlara dönüşüp kıtalar ve adalar için kaynak noktası olarak kullanılıyor. Birbirine yakın noktalar genelde kıtalara dönüştürülüyor, ardından tepelik araziler ve ovalar oluşturuluyor. Tüm bu işlem sonrasında kara bölgelerini belirlemiş oluyoruz.
Ardından bu kara bölgelerinin ne tür kara bölge olacağını belirleyen faktör devreye giriyor: İklim. Deniz akıntıları kıtalara batıdan çarpıyor, bu da kıtaların batı kısmının daha yeşil ve orman olmasını sağlarken, araya sıradağların girmesi durumunda dağlar akıntıları engellediği için dağın arkasında kalan bölge bozkır veya çöl ikliminde oluyor. Bu raddede kara bölgesinin deniz seviyesinden yüksekliği veya düşüklüğünün de önemi var, nehirler daha yüksek yerlerde başlarken, daha alçak bölgelerde bataklıklarla karşılaşabiliyorsunuz.
Mevsimler
At the Gates’in öne çıkan özelliklerinden birisi oyundaki mevsimler. Oyun içerisinde her 24 turda bir mevsim değişimi yaşanacak, bu değişim oyundaki bazı noktaları diğerlerine nazaran daha çok veya daha az etkileyebilecek. Haritada daha kuzeyde yer alan bölgeler kışı daha sert yaşayacaklar.
Yaz geldiğinde daha kolay yemek elde edecek, daha kolay askeri seferler düzenleyebileceksiniz. Ancak mevsimlerin değişmesiyle birlikte harita soğumaya başlayacak, üretimleriniz azalacak, askeri birimlerinize erzak yetiştirmekte zorlanacaksınız. Ordular 1 tur içinde erzak edinmek için kamplar kurabilirler, ancak peki ya kamp saldırı alırsa? Dolayısıyla genel olarak düşman topraklarındayken kamp kurmaktan kaçınmanız gerekecek.
Ancak kış mevsiminin de faydaları var, nehirlerin donması arazi olarak geçişe engel olmamaları anlamına geliyor. Karda ilerlemek normal arazide ilerlemekten daha zor, ancak yeri geldiğinde bundan da faydalanabilirsiniz. Geniş nehirlerden geçmeniz neredeyse her zaman imkansız, dolayısıyla buralardan geçebilmek için kış mevsiminin gelip nehrin donması tek şansınız olacak.
Keşif
Keşif kısmı genellikle her 4X oyunun en eğlenceli kısmıdır, bunu At the Gates’te olabildiğince yansıtmak istedik.
Bunu yansıtmak için At the Gates’te harita üzerinden kaynak ediniminde farklı bir mekaniğimiz var, sadece bir kaynağı bulup bina yapmanız değil, bunun öncesinde “ne tür bir” kaynak olduğunu belirlemeniz gerekiyor. Tabi buğday ile üzüm arasındaki fark bariz, ancak burada ekonomi kararlarınız devreye giriyor, eğer oyun içerisinde tek bir üzüm kaynağına sahipseniz bu kaynak tüm krallığınız için yeterli olmayabilir.
Bu mekanik Imperialism ismindeki eski bir strateji oyunundan ilham alınmış bir mekanik. Imperialism’de dışarı çıkıp bölge bölge mineral aramanız gerekiyordu. Bu zaman zaman sıkıcılaşabilen ve pek strateji unsuru içermeyen bir mekanikti (tek yapmanız gereken şey adamınızla teker teker bölgelere tıklamak), ancak bir yandan da güzel hissettiren bir oynanış mekaniğiydi. At the Gates’te bu duyguyu korurken mekaniğe biraz daha strateji katmaya çalıştık. Belirsiz bir mineral bulduktan sonra orada araştırma yapıp klanlarınızı madenci olarak eğitmeniz gerekecek, tüm bunlar sonrasında oraya birini gönderdikten sonra ayrıntıları elde edeceksiniz.
Haritada hem strateji hem de ilginçlik açısından önemli bir diğer mekanik “ipuçları.”
Geleneksel olarak 4X oyunlarında başlangıç noktanızın etrafındaki belli bir bölgeyi görebilir olarak başlarsınız ve bu bölgede oyunun başlangıcında işinize yarayacak kaynaklar yer alır. Bu güzel bir oynanış sunsa da, işleri ilginçleştirecek bir karar verme aşaması içermiyor. At the Gates’te oyuncuya biraz daha fazla bilgi sunarak işleri daha ilginçleştirmeye karar verdik. Bu oyuna haritanın yarısını görebilir olarak başlayacağınız anlamına gelmiyor, ancak bazı ilginç noktalara dair bilgi sahibi olacaksınız.
Bu bilgi sahibi olduğunuz unsurlar kaynaklar olabilir, çeşitli maddeler olabilir, haydut kampları olabilir. Sadece ekonomik değil aynı zamanda da askeri anlamda önem taşıyan bilgiler elde edeceksiniz. Yanyana 2 madde bölgesi görüyorsanız kaşifiniz için öncelik belirleyebilirsiniz, yakınlarınızda yanyana 2 tane haydut kampı varsa belki oyunun başında kaşif yerine savaşçı üretmeniz daha makul olabilir.