KURTUBA EMİRLİĞİ
Gaspçı Abbasilere başkaldıran Kurtuba Emirliği kimseye boyun eğmiyor, Emevi hanedanı hala ayakta.
Peygamberin vefatından sonra İslam Devletinde başkaldırma yaşandı, bir kesim ilk defa Halife ünvanını kullanan Ebu Bekir’in Hazreti Muhammed’in varisi olduğunu kabul etmiyordu. Ebu Bekir bu isyanı hızlıca bir şekilde bastırıp fetihlere, İslam Devletinin sınırlarını daha da genişletmeye koyuldu. İlk dört halife (Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali) ‘doğru yoldan sapmamış’ anlamına gelen ‘Hulefa-i Raşidin’ ismiyle anıldı. Hazreti Osman’ın ölümü sonrası İslam Devleti içerisinde sarsıntılar meydana geldi, Hazreti Ali’nin çabalarına rağmen bu sarsıntılar ilk İslami İç Savaş ile (ilk fitne) sonuçlandı. Uzun süren savaşlar ve sonunda Hazreti Ali’nin ölümüyle birlikte Emevi hanedanı kuruldu. Bu olay İslam toplumunda derin bölünmlere yol açtı. Sonradan gelen halifeler ‘hulefa-i raşidin’ olarak anılmadılar ve fitne dönemi olarak adlandırılan bu zaman aralığında birçok sıkıntıyla yüzleştiler. Abdülrahman, Emevi şehzadesinin oğlu İberya’ya giderek Musarah Muharebesinde mevcut Endülüs valisini yenilgiye uğratarak İberya’nın yönetimi ele geçirip Emevi hanedanının yeniden kurulduğunu ilan etti.
Başkenti olarak ilan ettiği Kurtuba’da yeni Emir açık bir şekilde İslam Devletinin geri kalanında yönetimi ele geçirmiş Abbasileri reddediyor. Onun devleti bağımsız bir devlet ve Şam’a hesap vermek zorunda değiller. Tek amaçları İslam Devleti’nin gerçek varisleri olarak Endülüs’ü tekrardan yönetimleri altında birleştirmek. Ne kuzeydeki isyancılar ne de doğudaki gaspçılar böylesine kutsal bir hedefi engelleyemeyecekler!
Kurtuba Emirliğinin Özellikleri
- Araştırma hızı : +%20
- Gelir : Haraç devleti kurmaktan +500 altın
- Kamu düzeni : -%30 dini isyan
